HOŞGELDİNİZ! BUGÜN 17 MAYIS 2025, CUMARTESİ

Hz. Ali’nin Nehrevan’da Haricilere Yönelik Son Uyarısı

İmam Ali'nin emrine itaat etmeyerek evlerine sığındılar Hz. Ali Nehrevan'da Haricilerle yaptığı savaşın ardından ordusuna Kufe'nin dışında Nuheyle denen yerde toplanmasını ve Şam ordusuyla cihada hatırlanmasını emretti
16.05.2025 21:42
Hz. Ali’nin Nehrevan’da Haricilere Yönelik Son Uyarısı
Hz. Ali’nin Nehrevan’da Haricilere Yönelik Son Uyarısı
Ben, sizleri sabahlayınca; Rabbinizden apaçık bir delile de sahip değilken ve elinizde de hiç bir hüccet yokken bu nehrin etrafında öldürülmekten, alçak-yüksek yerlere serilmekten sakındırıyorum.

(Oysa) Dünya sizi helak etmiş, Allah'ın takdiri (kaza ve kader), sizi pusuya düşürmüştür.

Sizi bu hakem işinden sakındırmıştım. Ama siz dinlemeyerek isyancı muhalifler gibi geldiniz bana, reyimi bırakıp heva-heveslerinize kapıldınız.

Aklı havada ve sefih topluluk, ben sizlere bir kötülük getirmedim. Ey babasız­lar, ben sizlere asla zarar-ziyan vermek istemedim"

Bu hutbe de Hz. Ali'nin Nehrevan savaşından sonra okuduğu uzun hutbenin özeti konumundadır. Hz. Ali bu hutbesinde kendi halini beyan ederek şöyle buyuruyor:

Güçleri-kuvvetleri yokken ben işe koyuldum. Onlar, başlarını yakalarının içine sokmuşlarken (gizlenmişlerken), ben kendimi açık bir şekilde ortaya attım. Onlar dilsizlerken, ben konuştum. Onlar durmuşken, ben Allah'ın nuruyla geçip gittim.

Herkesten daha sessiz, ama öne geç­mede herkesten daha üstündüm. Faziletlerin dizginin tutarak uçtum ve o faziletlerin ödülünü ben aldım.

Şiddetli rüzgârların yerinden kıpırdatamadığı, kasırgaların söküp atamadığı bir dağ gibiydim. Hiç kimse yüzüme karşı veya ardımdan bir ayıbımı-kusurumu söyleyemez, beni kınayamazdı.

Düşkün kimse benim nezdimde hakkını (zalimden) alıncaya dek aziz ve üstündür. Güçlü-kuvvetli olan kimse benim nezdimde hakkı ondan alıncaya dek güçsüz ve zayıftır.

Biz Allah'ın kaza ve kaderinden hoşnuduz ve O'nun emirlerine teslimiz. Hiç gördün mü Allah'ın elçisine (s.a.a) yalan isnat edeyim? Allah'a yemin olsun ki ben onu tasdik eden ilk kimseydim. O halde Resulullah'ı vefatından sonra ilk inkâr/tekzip eden ben olamam.

Kendi işime baktım... Gördüm ki (Peygamber'in emrine) itaat, (halifeye zorla) biatten daha öncelikli ve gereklidir ve (İslam'ı koruma için Peygambere verdiğim) söz/misak henüz boynumdadır."

Hz. Ali bu hutbesinde "şüphe"nin neden "şüphe" olarak adlandırıldığını ve hiç kimsenin ölümden kurtulmayacağını beyan ederek şöyle buyuruyor:

"Şüphe hakka benzediği için "şüphe" olarak adlandır­mıştır. Allah dostlarının şüphelerdeki aydınlığı, iman ve yakinleridir. Yolları hidayet-kurtuluş yollarıdır.
Ama Allah'ın düşmanlarını şüphelerde, dalalet ve sapıklık davet eder. Kılavuzları da körlük ve şaşkınlıktır. Ölümden kor­kan ondan kurtulamaz ve bekayı (ebediyeti) sevene beka ihsan edilmez."

Nu'man b. Beşir Muaviye'nin emriyle Irak halkını korkutmak için iki bin kişilik bir güçle Şam'dan harekete geçti.
Küfe yakınla­rındaki Aynu't-Temr denilen bölgede ise Hz. Ali'nin Malik b. Ka'b-i Erhebi adında bir valisi vardı.

Bin kişilik bir gücü olan Malik, Nu'man'ın hareketini hemen Hz. Ali'ye haber verdi. Hz. Ali Küfe halkını Malik'in yardımına çağırdıysa da sadece üç yüz kişi bu davetine icabet etti.
Bunun üzerine Hz. Ali üzgün bir halde minbere çıkarak şöyle buyurdu:

"Bir topluma düştüm ki emrettin mi itaat etmezler, davet ettin mi kabulden sakınırlar.
Babasızlar, Allah'ın yardımı için ne bekliyorsunuz? Sizi bir araya toplayan bir dininiz yok mu? Sizi sarsan bir gayretiniz-himmetiniz yok mu?

Aranızda durmuş feryat ediyor, yardım diliyorum. Sizlerse sözlerime dinlemiyorsunuz, emrime itaat etmiyorsunuz.
Sonunda kötü olayların ortaya çıkacağını görecek­siniz. Sizinle kan istenmez, sizinle hiç bir hedefe varılmaz. Sizleri kardeşlerinize yardıma davet ettim göbek ağrısına tutulmuş deve gibi sızlandınız, (yük taşımaktan) sırtı yaralanmış deve gibi ağır davrandınız.

Sonra sizden bana per perişan, zayıf mı zayıf bir bölük çıka-geldi ki (onlar da) gözleriyle ölümü görürcesine ölüme sürükleniyor gibiydi­ler."(Nehc'ul Belaga 36-39. Hutbe)
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--

logo

   E-posta: bilgi(@)berhaber.com
Tüm hakları Ber Haber adına saklıdır: ©2019-2025

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir.
Mobil uyumlu haber yazılımı: www.eticaret.com.tr